Artvin (Gürcüce: ართვინი (artvini), Rusça: Ардвин (Ardvin), Ermenice: Արդվին (Ardvin), Lazca: Art’vini); Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi’nin doğu ucunda bulunan bir şehirdir ve Artvin ilinin merkezidir.
Artvin, Orta Çağ’da Gürcistan’ın bölgelerinden biri olan Klarceti’deki yerleşmelerden biriydi. Önemli yolların geçtiği bir kavşakta yer alıyordu. Bir yandan Erzurum, Bayburt, Ardahan ve Ardanuç’a, diğer yandan Batum ve Hopa’ya açılıyordu. Şehir ayrıca Çoruh Havzası’nda Artvin ile Batum arasındaki su yoluyla taşımacılığın iskelelerinden biriydi.
TARİHÇESİ
Çoruh Havzasında bulunan Artvin, antik çağda Kolheti ve İberia sınırları içinde yer alıyordu. Bazı araştırmacılar, Yunan mitolojisinde adı geçen Fasis Nehrinin Rioni değil, Artvin’in de kıyısında yer aldığı Çoruh olduğunu ileri sürerler. Artvin’in Kolheti döneminde Tunç Çağı yerleşmesi olduğu kabul edilir. Klasik kronolojiyle bölge tarihini aktaran kaynaklara göre, bulunduğu yer itibarıyla Artvin, İÖ 8. yüzyılda Kimmerler, İÖ 7. yüzyılda İskitler tarafından istila edildi. İÖ 200 yılında İberia Krallığı’nın, İÖ 119’da Pontus’un, İÖ 65 yılında Roma’nın egemenliğine girdi. 1944 yılında Kılıç Kökten’in yaptığı kazılarda il çevresinde MÖ 3500-2200 yıllarına tarihlenen Kura-Aras (Erken Trans-Kafkasya Kültürü) ile ilişkilendirilen yerleşim izlerine rastlanmıştır.
Artvin, erken Orta Çağ’da Gürcülerin önemli merkezi olan Tao-Klarceti bölgesinde, 8-9. yüzyıllarda kurapalatilerin yönettiği bir yerdi. Sonra birleşik Gürcistan krallığı içinde yer aldı. Birleşik Gürcistan krallığını parçalanmasından ve Moğol istilasından sonra 13. yüzyılda Gürcü atabeglerin yönetimine girdi. 16. yüzyılda, Gürcü atabeglerini gerileten Osmanlıların eline geçti. Osmanlılar Tao-Klarceti’yi tamamen ele geçirince bu topraklarda Çıldır Eyaleti’ni kurdular. Artvin bu eyalet içinde Livana (Nisf-i Livana) adlı livanın (sancak) merkeziydi. Uzun süre Osmanlı yönetimi altında kalan Artvin, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Rusların eline geçti.
Bu savaştan sonra Artvin ve çevresinden Gürcülerin önemli bir kısmı göç etti. Bu tarihten kısa bir süre önce, 1874’te Giorgi Kazbegi’nin tespitine göre Artvin kentinde Gürcüce seyrek konuşuluyor olmasına karşın arka mahallelerde neredeyse herkes Gürcüce konuşuyordu. Artvin Gürcülerden sonra önemli bir Ermeni nüfusa sahipti. Şehrin tamamında 2.000 ev vardı. Bunlardan 100’ü Gregoryen Ermenilerine, 600’ü Katolik Ermenilerine, geri kalanlar ise Müslümanlara aitti. Bu dağılıma uygun olarak ahalinin beş camisi, dört Katolik ve bir Gregoryan kilisesi vardı. Şehirde sekiz kahvehane ve 250 dükkân bulunuyordu. Evler dağın dik bir yamacına yan yana sıralı bir şekilde kuruluydu. Şehrin kenar bölümlerinde zeytin bahçeleri, incir ağaçları içinde köy diye adlandırılan yerler vardı. 1874’te bölgeyi gezen Giorgi Kazbegi Artvin’da ticaretle sadece Ermenilerin meşgul olduğunu yazar. 1882 yılında Artvin’de iki Ermeni Gregoryen, üç Ermeni Katolik kilisesi, üç deri fabrikası, yedi okul vardı. Rus yönetimi sırasında Artvin kenti aynı adlı ilin (okrug) merkeziydi.
Rus idaresinin 1886 yaptığı nüfus sayımına göre Artvin kasabası Batum oblastı sınırları içindeki Artvin sancağının (okrug) merkeziydi. Artvin sancağının nüfusu 52.434 kişiden oluşuyordu. Bu nüfusun % 34,5 (17.814 kişi) Gürcü, % 50,3’ü (26.395 kişi) Türk, %14,8’i (7.775 kişi) Ermeni, %0,3 (154 kişi) Kürt, % 0,6’sı (296 kişi) Çingene olarak kaydedilmişti. Artvin sancağındaki kazalardan biri olan Artvin kazasında (uçastok) ise, 12.919 kişi yaşıyordu. Bu nüfusun % 53,5’i (6.913 kişi), % 46,5’i (6.001 kişi) Türk ve % 0,1’i (5 kişi) Ermenilerden oluşuyordu. Artvin kasabasında ise 6.442 kişi yaşıyordu.
9 şubat 1897 tarihinde Rusya’da yapılan genel nüfus sayımı esnasında Artvin Sancağı’nda da nüfus sayımı yapılmıştır. Bu nüfus sayımında cinsiyet, yaş, milliyet, mezhep, toplumsal zümre, meslek, okur-yazarlık, öğrenim, şehirleşme oranı, ana dili, doğum yeri, uyruğu, medeni durumu gibi ayrıntılı sorular sorulmuştur. Kutaisi Guberniyasına bağlı Artvin Sancağı’nın toplam nüfusu 56.140 kişiydi. Mezhep ve din dağılımında nüfusun %84’ü Müslüman, %8,5’i Ermeni Katolik ve Protestan, %5,5’i Ortodoks Ermeni, %2’si diğer Ortodoks gruplardı. Anadile göre dağılımda %74’ü Türkçe, %12’si Ermenice, %10’u Gürcüce ve %2’si de Rusça konuşuyordu.
I. Dünya Savaşı sonlarına doğru Rus ordusunun bölgeden çekilmesinin ardından Artvin, 1918-1921 arasında bağımsız olan Gürcistan sınırları içinde yer aldı. 1921’de Kızıl Ordu’nun Gürcistan’ı işgali sırasında Ankara Hükümeti’nin Gürcistan hükümetine 23 Şubat 1921’de verdiği nota doğrultusunda Gürcü birlikleri bölgeden çekildi. Türk birlikleri genel bir harekâtla Tao-Klarceti bölgesinin büyük kısmını (Artvin ve Ardahan) ile Batum’u ele geçirdi. Ancak Türk birlikleri Giorgi Mazniaşvili komutasındaki Gürcü ordusu tarafından Batum’dan çıkarıldı ve sadece Artvin ve Ardahan bölgeleri Türkiye sınırları içinde kaldı. 4 Ocak 1936 tarihinde yeni kurulan Çoruh ilinin adı, 17 Şubat 1956 tarihinde TBMM’inde kabul edilen 6668 sayılı kanunla Artvin olarak değiştirilerek bu ilin merkezi yapılmıştır.
Yorumlar